3 Haziran 2015 Çarşamba

Vahşi Bela 2 - Kitap Yorumu




Merhaba arkadaşlar çok sevdiğim bir seriyle daha karşınızdayım.

Vahşi serisinin 2. kitabı.
İlk kitap bela yorumu için Tık Tık


Öncelikle Nathanın dünyasından  bahsedeyim :

Nathanın dünyasında ak cadılar ve kara cadılar olmak üzere iki tip cadı türü var.Ak cadılar "iyi" kara cadılar ise "kötü" lakin böyle değil.

Ve iki tür birbirinden ölesiye nefret ediyor.

Nathan ise ne ak ne kara.
O bir yarı kod.
Yani bir melez.

Annesi bir ak cadı babası ise kara cadı.
Hemde en karasından Dünyanın en güçlü cadısı.
Ve oldukça kötü bir ünü var.

Babasının ünü nathanın üzerine de sıçrıyor ve hayatta türlü zorluklar yaşıyor ve melez olmasıda üstüne tuz biber ekiyor bir nevi.

Ak cadılar onu kara olarak görüyor , kara cadılar ise ak cadı olarak.

Ve nathan asla bir yere ait olamıyor.


İlk kitapda nathanın okulda yaşadığı zorlukları , hoşlandığı kızın abileri tarafından dövülmesi,kafese kapatılması ,kaçması vs olayları okuduk.

Ve ben nathana hem acıdım hem hayran kaldım.
Gerçekten güçlü bir çocuk..

"Nathan serinin ilk kitabında gerçek bir baş BELA sıydı ; şimdiyse tam bir VAHŞİ "

Evet nathan gerçekten bu kitapda tam bir vahşi.

Kitap babası marcus un nathana kanını sunması ve üç armaganını vermesiyle son buluyor.
İkinci kitabı ise arkadaşı gabrieli beklemek üzere magarada yaşamasıyla başlıyor.

Aylar boyunca orada gabrieli bekliyor.
Bir "HAYVAN " gibi yaşıyor .



Ve gerçektede hayvana dönüşüyor zaten..

Nathan babasının yeteneğini almış yani hayvana dönüşebiliyor.

Yukarıdaki resme aldırmayın hangi hayvana dönüştüğünü asla söylemiyor sadece büyük ve vahşi olduğunu biliyoruz.






Kitap ilk kitab gibi olaganüstüydü.
Çabucak okuyup bitirdim sürükleyiciydi.

Annalisse ye sinir oldum başından beri sevmemiştim zaten ve kitabın sonunda
elime verseler soğukkanlılıkla öldürebilirdim.

Sevdiğim ise gabriel oldu.
Keşke eşcinsel olmasaymış diye düşünürken buldum kendimi.

Evet gabriel eşcinsel ve nathana sırılsıklam aşık.

Ben zaten bela da anlamıştım.

Bazı sahneler beni rahatsız etsede  gabriel çok  nazik, sevecen , tatlı ve yakışıklı olduğu için görmezden gelebildim.

Nathanın dediklerini harfiyen yapması ve peşinden ölüme bile gitmesi beni çok etkiledi.

Ve her zaman nathana destek oldu onu yargılamadan kabullendi ve nathanın böyle bir destege ihtiiyacı vardı.

Nathan içinde ki hayvanı kontrol etmekte çok zorlanıyor ve bu onu parçalıyordu.

Ayrıca başka türlü sıkıntıları vardı bir direniş kuruluyordu ve herkes nathanın savaşçı olmak için direnişe katılmasını istiyordu.  

Kitapda ayrıca hoşuma giden şey marcusla daha çok zaman geçirmeleriydi.


Arkadaşlar galiba çok fazla spoi verdim o yüzden susuyorum :)


Kitabı okumanızı tavsiye ederim ben aldım okudum ve serinin 3.kitabının hemen çıkmasını istiyorum .
Özellikle o sondan sonra.
O nasıl bir sondu öyle ama.


Yazar bombayı patlattı ve kitap bitti.

"Oha burada bitemez bunun gerisi nerede  Sally seni geberteceğim hain kadın" diye garip bir tepki verdim.

"  "Seni öldürmeyeceğim ."dedim.  
"Muhtemelen öldürmeyeceksin.Bunu göreceğiz."dedi.
Dönerek uzandı.Yeni bir kütük attığım ateşi ve babamı izlerken ,burada,onunla birlikte olmaktan ne denli mutluluk duyduğumu fark ettim."


"Bütünüyle ,tam anlamıyla vahşi bir hayvan olmaktan bahsediyorum .
Aslında bir hayvan olmak istemiyorum,Gabriel.
Ama hayvana dönüştüğümde bunun bugüne dek yaşadığım en harika his olduğunu gördüm.
En güzel,en vahşi,en yoğun histi  bu."


"Gözlerimin içine bakan gözlerini,gözlerinin içinde yavaşca silinen kara üçgenleri görüyordum yalnızca.
Kalbinin tadını duyumsuyordum halen."


Benden bu kadar umarım yorumu begenmişsinizdir .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder